Pages

25 Ocak 2014

BELGIUM / BELÇİKA (BRUSSEL)


Belçika’nın başkenti Brükseldir. Nüfusu on bir milyonun üzerindedir.  Ülkede Fransızca ve Flemenkçe, Almanca konuşulmaktadır. Cermen ve Latin dünyası arasında bir sınır oluşturan Belçika'da Felemenkler tarafından Flemenkçe,Vaonlar tarafından Fransızca ve bir grup tarafından Almanca konuşulur. 





Officially the Kingdom of Belgium, is a federal Monarcy in western Europe. It is a founding member of the european union and hosts the EU's headquarters as well as those of several other major international organisations such as NATO. Belgium covers an area of 30,528 square kilometres, and it has a population of about 11 million people.









Buraya gelmek için Centrale, Bourse veya De Broukere istasyonları kullanılmalısınız. İstasyona geldiğinizde hemen sizi Grand Palace karşılıyor. Grand Place Brüksel'de bulunan bir meydandır. Üç farklı mimari tarzı birleştirerek Avrupa’nın en güzel meydanlarından biri olmuştur. Louis XIV, barok ve gotik mimari tarzları ile yapılan meydan 1998 yılında UNESCO Dünya Tarih Mirası listesine seçilmiştir. Turistlerin en uğrak noktasıolan meydan her zaman kalabalık ve eğlenceli. Eğer hava güzelse her yerde çiçek tezgahlarını görebilirsiniz.Ünlü markaları ve küçük dükkanları, çikolata ve şekerleme satan dükkanlarıyla sokaklar çok canlı görünüyor.
Museum of Brussels City, Grand Place’de yer alan bir müzedir. Yürüme mesafesinde yine görülmesi gereken yerler arasında Manneken Pis’i atlamamak gerekir. Nasıl Roma Pissa kulesi ile ünlü ise Brüksel’de Manneken Pis ile ünlüdür.
One of the founding members of the European Union, Belgium has long been seen as one of the crossroads of Europe, where the Germanic and Latin cultures meet. The country is known internationally for its strong beers, its waffles and chocolates, its scenery, and its relaxed views on politics, religion, sexuality, and life in general. Belgian capital even has an African quarter where you can snack on dried caterpillars, though the more obvious features are in the winding medieval alleyways of the lower city and the stately buildings and boulevards of the upper half.

Manneken Pis, Brüksel'in ünlü bir simgesidir. Bronzdan yapılmış ve 61 cm boyundaki heykelde bir çeşmenin havzasına işeyen çıplak bir çocuk tasvir edilir. 1618 yılında yapıldığı düşünüle bu heykelin bir çok hikayesi var. Kimisi yangından, felaketlerden koruduğuna, kimisi çalınan bir çocuğun geri bulunmasıyla ailesinin yaptırdığına bunun gibi bir sürü hikayesi bulunmaktadır.





The famous Manneken Pis (a statue of a little boy engaged in endless urination) is the lower half’s primary attraction, while you’ll also find the ornate columns of the Grand Palace highly picture-worthy, and the multiple artistic museums (incorporating anything from cartoons to renaissance portraits) are world class. The new Magritte-museum is worth visiting.

Belgian Comic Strip Center (Belçika Karikatür Müzesi) Brüksel’de bulunan en önemli ve güzel müzelerden biri. Victor Horta imzalı Ten Ten, Şirinler ve Red Kit’e ait bir çok çizime, dergilerin ilk sayıları gibi özel tasarımları görebilirsiniz. Ayrıca sokaklarda neredeyse her duvarda ten ten’in resimlerini, her dükkanda bibloları ile karşılaşabilirsiniz.
Diğer görülmesi gereken yer ise Atomium’dur. 1958 yılında Expo58 fuarı için yapılan Ataomium fuar sonrasında kaldırılmamış. 102 metre uzunluğunda olan Atomium, Demirin Kristal Yapısının 165 milyon kat yakınlaştırılmış halinden esinlenerek, dokuz çelik kürenin birbirine bağlanması ile yapılmış. 

Don't miss the unique statue a few kilometres out of town centre: The Atomium. A futuristic monument what was builded for the World Exposition in 1958.



Söylediğim yerleri ve önemli birkaç parkını (Leopold park) atlamadan ve çikolatalarını tatmadan dönmeyin derim J